4 Mayıs 2021 Salı

İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar

İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar
- Çözemediğimiz Sır, Hayyam & İkarus-


"Bir sır daha var, bütün çözdüklerimizden başka.
Bir ışık daha var, gördüğümüz ışıklardan başka.
Hiçbir yaptırıma kifayet etme, geç öteye.
Bir şey daha var, bütün yapılanlardan başka.
Bir şey daha var, bütün yapılanlardan başka."

Ömer Hayyam


Geçenlerde Bizans'tan kama bir kütüphanede miskin miskin eski bir kitaba bakarken
bir hikaye ile karşılaştım.
Çok çok eski zamanlarda, eski Yunan'da geçiyor hikaye.
Girit adasında korkunç bir canavar yaşarmış.
Dadalos nam, bilge bir kişi adayı canavardan kurtarmış.
Gel zaman, git zaman kral düşünmeye başlamış.
Adam gün gelir de beni de zindana tıkarsa diye iyisi mi, 
ben ondan önce davranayım demiş...
...böylece Dadalos'u, oğlu İkarus ile birlikte zindana kapatmış.
Dadalos ve İkarus hiçbir kaçış yolu olmadığını bildiklerinden...
...zindanın dışarıya açılan tek penceresinden...
...gördükleri uçuruma ve sivri kayalara çarparak
 parçalanan dalgalara baktıkça ümitlerini yitirmişler.
Karamsarlık içinde bekledikleri bir gün.
Dadalos bir kaz sürüsü görmüş.
Ne yapacağız?
Ne edeceğiz?
Hemen oracıkta aklı aydınlanmış.
Kazları yakalayıp tüylerini bir güzel yolmuş.
Bal mumuyla yapıştırıp kanat yapmış.
Şimdi bu kanatları sıkı sıkıya oğlu İkarus'a bağlamış.
Ve demiş ki...Bak oğlum, şimdi beni iyi dinle.
Sakın ola alçaktan uçma.
Denizin rutubeti kanatlarını ıslatır, düşersin.
Ama yüksekten de uçma.Güneşin ateşi seni yakar.
O kanatlarındaki bal mumunu eritir kanatsız kalırsın.
Bunca yıllık tecrübemle derim ki, mutedil ol, ortadan git.
İkarus atmış kendini boşluğa ve uçmuş o kurtulması imkansız zindandan.
Uçtukça yükselmiş.
Uçtukça yükselmiş.
Uçtukça yükselmiş.
Yükseldikçe uçmuş.
Ve uçmanın verdiği zevkle, babasının sözlerini unutmuş.
Uçtukça yükselmiş.
Ve nihayet güneş kanatlarındaki bal mumunu eritmiş.
Tüyler çözülmüş.
Bizim İkarus da bir yoluk kuşa dönmüş.
Hızla dalgaların arasına düşüp, deryanın derinliklerinde kaybolmuş.

İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar
- Ömer Hayyam Şiiri -

"Ferman sendedir ama keyif bizde.
Senden ayığız bu sarhoş halimizle.
Sen, insan kanı içersin.
Biz, üzüm kanı.
İnsaf be Sultan'ım.
Akıl hangimizde?
Akıl hangimizde?"

Ömer Hayyam


İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar
- Kuvvet, kanunlar & hak -

Kanunlar niye var?
Şunun için, 
kuvvetlinin haklı olduğunu yazılı ispata geçirmek için.
Kanunun karşısında 2 kişi düşünün, kim haklıdır?
Gerçekten haklı olan mı? Haşa,
hiç şüphesiz kuvvetli olan haklıdır.
Niçin? 
Çünkü zayıf olanın yasayı işletmeye gücü yetmez.
Kuvvetli olan yasayı değiştiriverir çünkü.


İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar
- Final Sahnesi -

Onlar hep vardı, 
hala var 
ve ne yazık ki var olacaklar.
Ancak insanlık onları hiçbir zaman anmadı.
Anmıyor ve
anmayacak.

İstanbul Kanatlarımın Altında (1996), Mustafa Altıoklar
Gülay - Aşk 
- Önce Kuş Olduk, Uçtuk Semaya -

Önce kuş olduk, uçtuk semaya, 
Sonra vurulduk, düştük sevdaya.
Yandık, ateşten korlar misali
Öyle derindi, vardık mihraba .

Aşk-ı ilahi saydık cihanda,
Özden buluştuk, fani mekânda.
Ayrılsa yollar, güller savrulsa,
Susmaz ki aşka âşık gönüller… 

İstanbul Kanatlarımın Altında Film Müziği


İstanbul Kanatlarımın Altında (1996)
Mustafa Altıoklar

2 yorum:

  1. Dadal Osman ne ? İkarusun babasının adının Dadal Osman olamayacağını tahmin edebilirsiniz. Filmden izleyerek yazdı iseniz şöyle söyleniyor; "Dadalos nam" yani (Dadalos adında birisi) Dadalos ve oğlu İkarus..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diyalogları altyazı dosyasından, oradaki haliyle hele ki incelemeden kopyalayınca garabet olmuş.Uyarınız ve dikkatiniz için teşekkürler, düzeltmeleri yaptım sanırım.

      Sil