fahri kaya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
fahri kaya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Haziran 2020 Çarşamba

Yıldızları Saymıştık, Safet Sariç


Ve biz yıldızları sayadurdukça
düşmüştük yorgunluktan
kellelerimiz kesilmişçesine
çiçekler arasına
Bizi ancak yaşamda kalmış otlar
acı ölümlerden
uyandırabilmişti zaman zaman
Anında birtakım çocuk gelip
ses vermeden sözlerimizi alıp götürmüşlerdi
Olup biteni görmemiştin sen
ölmüştün çünkü
Her şey ölüydü
Sonra da
birbirimize söyleyecek sözden yoksun
suspus olmuştuk

Safet Sariç
Sesler Dergisi (1993)
Boşnak Edebiyatı
Hazırlayan: Fahri Kaya

Sözde Bir Şeyin Ağırmıyor, Enes Kişeviç, Ses Dergisi (1993)

Gün sözde güneşli
sen sözde neşeli
geçiyorsun sözde gören yok

herkes sözde güzel
herkes sözde rahat
herkes sözde çılgın

sen de sözde mutlu

sözde her yerde barış
sözde kuşlar özgür
sözde yarınlar elimizde

vicdan sözde tertemiz
sözde bunu güneş de biliyor
sözde yürek türkü söylüyor

sözde herkes herkesi düşünüyor
sözde herkes birbiriyle dost
sözde herkes düşünüyor
seni
ve dünyayı

ve sözde gün ağarıyor
ve sözde sen gülüyorsun
ve sözde hiçbir şeyin ağırmıyor.

Enes Kişeviç
Ses Dergisi, 1993
Boşnak Edebiyatı
Hazırlayan: Fahri Kaya

Yenilmiş, Hüseyin Basiç


Salt güneş
Köpek çorbası
Tuz ve külle
Besler kekre
Yavrularını.

Otlağa çıkarır,
Yılanlar için yasak,
Bulaşık kuşlar ile
Yaban hayvanları yerine.

Burada bazen onlar,
Bazen de bizler,
Yenilmiş halde,
Yeriz birbirimizi.


Hüseyin Basiç
Sesler Dergisi, 1993
Boşnak Edebiyatı
Hazırlayan: Fahri Kaya

Alacakaranlık, Hamza Humo


Alacakaranlık
Gölgeler sıvışıyor odama
Sakin ve hafif köşelerde sıkışıyor
Sonra sıcaktan memnun yavaşça fısıldıyor
Büyük düşlerle gizlice giriyorlar içime,

Kımıldamadan oturuyor
Dinliyorum fısıldayışı
Ve sonsuzlukta kayboluyorum

Sobada bir gümbürtü
Dersin uzaktan akın ediyor kızıl tayfalar
Alevli dil, kanlı gözlerle sonsuzluğa akın ediyor
Rüzgâr gibi gelip geçiyor gümbürtü de
Alacakaranlık etrafı kaplıyor
Yarı uykulu tembelce geçiyor saatler
Pandül durmuyor saat çalıyor
Vuruşlar da karanlıkta kayboluyor

Yüksek kara kulede örümcekler ağ örüyor
İncecik telleriyle de beni sarıyor
Kara bir kapı çekiyor kendisine doğru beni
Bir yerden gene bir fısıltı geliyor
Çanlar ağır ağır çalıyor
Kara gölgeler peşimde
Ben ve alacakaranlık
Dünyada yapayalnız kaldık.

Gürlüyor
Yağmur destiden boşanırcasına
Yağmur yağıyor
İçimde bir korku
Bağırıyorum
Yardıma çağırıyorum.

Hamza Humo
Sesler Dergisi, 1993
Hazırlayan: Fahri Kaya

9 Haziran 2020 Salı

Sevdalılar, Safet Başagiç


"Toz tutan bir ayna
Değildir kalbim,
Bir Cem âlemidir o,
Ve de harabat resmi."

Safet Başagiç

Sesler Dergisi
Boşnak Edebiyatı
Şubat, 1993
Hazırlayan: Fahri Kaya