ece ayhan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ece ayhan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Mayıs 2021 Perşembe

Tekerleme (1985) Filminden, Usta İşi, Zambaklı Padişah & Macbeth

Tekerleme (1985) - Merlyn Solakhan Ecer

"Fakir kuş hiç unutmaz, kitapların yakıldığı yıldı 
Kırk kapıdan birden devletle girdiğini gördük"

Usta İşi - Ece Ayhan

1.Fakir kuş hiç unutmaz, kitapların yakıldığı yıldı

Kırk kapıdan birden devletle girdiğini gördük
Başsız bir at ve içindeki solgun süslü binicisinin

Dervişlere göre parçalanmış ölüm doğudan dönüyordur

Onun için ki acı bir suyla üçe bölünmüştür bir kent

2.Fakir kuş hiç unutmaz, ustaları ölmüş oğlan çocukları
Denizden çıkınca birbirlerinin saçlarını tararlardı

Ah karpuzun içindeki kesmece delikanlım İstanbul
Yüreğini utanarak saklıyor ve çürümüş çiçek kokuyorsun

Okuma parçası bir kentin üstünde kara güvercinler uçuşuyor.

3.Fakir kuş hiç unutmaz şu altın eytişimsel yasayı da
Tarihte nice ve nite şehzade bilmeden atını taşımıştır

İşte onların sandukalarında usta işi gazeller oyuludur.

Ece Ayhan



Tekerleme (1985) - Merlyn Solakhan Ecer

Zambaklı Padişah / Ece Ayhan

Ne zaman elleri zambaklı padişah olursam
Sana uzun heceli bir kent vereceğim
Girilince kapıları yitecek ve boş!

Ece Ayhan

Bu su binlerce yıldır, 
bu şehrin ve insanlarını kaderini çizmiş
Bu suyun altında boğulmuş çocuklar, çuvallara tıkılıp atılmış şairler var

Bu suyun altında batık faytonlar, yosun tutmuş toplar var

Bu suyun altında, bizimkinin aynadaki görüntüsü gibi,
ona eş ama ters bir dünya var

Zamanın tersine aktığı,
çınarların yapraklarının denizin tabanını yaladığı bir dünya

Tersine minareleri, tersine kilise kubbeleri, 
baş aşağı mezar taşlarıyla bir denizaltı dünyası

...tramvayları, baş aşağı giden tahtrevanları,
deniz tabanına doğru uçan Hezarfen Ahmet Çelebileriyle su altı dünya

Su altında çalan bandoları, bir önceki yüzyılın fetihlerine ilerleyen sipahileri,
geçmişte yaşayacakaları aşklardan habersiz aşıklarıyla
Dünyanın başlangıcına doğru yaşlanan bir dünya

- Harika bir dünya, oraya hiçbir geçit yok mu?

- Öyle bir dünya yok ki.


Tekerleme (1985) - Merlyn Solakhan Ecer

-Macbeth-

"Acı üstüne acı, kan üstüne kan
Kayna kazanım kayna, yan ateşim yan"


Tekerleme (1985) - Merlyn Solakhan Ecer

- Bir Küçücük Aslancık Varmış -

Bir küçücük aslancık varmış
Bir küçücük aslancık varmış
Dağlarda ko ko koşar oynrmış
Dağlarda ko ko koşar oynarmış
Babası onu çok severmiş
Babası onu çok severmiş
Sen benim ca ca canımsın dermiş
Sen benim ca ca canımsın dermiş


- Küçük Asker -

Küçük asker, küçük asker
N'apıyorsun bize göster
Tüfeğimi çatıyorum
Ona mektup yazıyorun

Küçük asker, küçük asker
N'apıyorsun bize göster
Palaskamı takıyorum
Ona selam çakıyorum


Tekerleme (1985) - Merlyn Solakhan Ecer

22 Mayıs 2020 Cuma

Şiir Nerede Başlar (5) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar (5)

Öyküyü kendisinden dinledim.1969'da TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası) genel kurulu Kayseri'de yapılıyor.Ülkücüler binayı basıyorlar.Dükkânları, vitrinleri kırıp döküyorlar.Zavallı aktar.Esans da satar, kitap da, defter de.Ne yapsın?Taşra böyledir.Oradan bir zavallı kadın geçiyor.Konsomatris.Bunlar pek dışarıya çıkmazlar.Çalıştıkları bara giderler, sonra otelde otururlar.Buncağız sıkılmış, biraz dolaşmaya çıkmış.Güruh ona saldırıyor.Çırılçıplak soyacaklar."Abiler," diyor konsomatris "beni öldürün, bana bunu yapmayın."

İşte demişti Ece Ayhan, "Mor Külhani" şiirindeki "abiler" oradan gelir.Ama ben orada bırakmıyorum tabii, diye de eklemişti.

Nilüfer Kuyaş
Başka Hayatlar
Şiir Nerede Başlar? (5) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar (4) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar? (4)

İlkokul 5'te Taksim'de oturuyoruz; mahalledeki çocuklar duyardık, çok ün yapmış 'randevucu' bir Çanakkaleli Melâhat varmış; kadının fotoğrafları kırk yılda bir gazetelerde çıkardı (özellikle akşam gazetelerinde); Çanakkaleli Melâhat ve arkasında mülkî taksimatlı bir harita! (Sözünü geçiren biri olduğu için komiserin odasında ağırlanırmış hep)...Yıllar sonra, 70'de idi, bir gün gazetelerde onu, hem de imparatorluğunun içinde, Ceylan adlı bir tombalacının öldürdüğünü okudum; bir fotoğraf, Çanakkaleli Melâhat ve arkasında mülkî taksimatlı bir harita, yine.Tüm bitirimhaneler dünyası karalar bürünmüştü; kadının cirosu gerçekten de çok yüksekmiş.Ben adına -ömür boyunca uğraşıp da bir türlü alamadığı- soyadını da ekleyerek, bir nüfus memuru gibi, Melâhat Geçilmez! yaptım zihinlerimde hemen.Fuhuşun gerçekten de A'sıydı, anıtı dikilecek bir kadın. (Sait Faik'in 'Melâhat Heykeli' öyküsündeki Adapazarlı Melahat da bunun başka bir türevidir)...Şimdi bunlardan bir şiirin başladığını, sözgelimi bir ayı'ya, bir anlaşılmayan muhasebeciye nasıl anlatırsın?Doğrusu umurumda da değil ha.

Ece Ayhan
Hoşçakal
İlhan Berk'e Mektuplar
Şiir Nerede Başlar? (4)

Şiir Nerede Başlar (3) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar? (3)

Doğu'da, bir derbentte, mutlu -ama parçalayacağı anlaşılan- bir ayı'yla karşılaşıyor bir köylü, yine toplatılmış olduğu için elinde bir şey de yok; hızla soyunmuş anadan doğma çırılçığlak kalıncaya dek; ayı gerisin geriye kaçar koşarak!Doğada o güne böyle apak bir yaratık görmemiştir hiç.Ben yazın yaşamımda da nice ayıların da ürktüğünü 'gördüm'.Celâlettin Rûmi'nin bir rubaî'sinin bir dizesi aklıma geldi, 'hiç olmuş biriyim, hiçim, hiçim ben...'

Ece Ayhan
Hoşçakal
İlhan Berk'e Mektuplar
Şiir Nerede Başlar? (3)

Şiir Nerede Başlar (2) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar? (2)

İstanbul'daki şimdiki Vilayet kapısını bilirsin, Ankara Caddesi'nin ortasında yüksekte; Orası Osmanlı İmparatorluğu'nun son zamanlarında Sadâret (Başbakanlık) olarak kullanılmıştır...Bir sadrazam ölüyor, uzatmıyayım, cenaze namazı kılınmış, tabutu eller üzerinde yokuş aşağı Sirkeci'ye taşınıyor; Eyüp Sultan'a kara renge boyalı bir gemiyle götürülüp gömülecektir.Yeni Sadrâzam da sarılı aklı bir istimbotla Sirkeci'de rıhtıma çıkmış; onun için de bir tören düzenleniyor; alayıyla yukarı hükümete iktidara çıkacak.Biri iniyor, öteki çıkıyor!Üstelik inenin inişine kesin gözüyle de bakılabilir.İki alay karşılaşır; birbirlerine öfkeyle, favullü favullü bakarlar...Bence şiir işte burada da başlıyabilir.

Ece Ayhan
Hoşçakal
İlhan Berk'e Mektuplar
Şiir Nerede Başlar? (2)


Şiir Nerede Başlar (1) - Ece Ayhan

Şiir Nerede Başlar? (1)

İstanbul'da Karagümrüğü'nde karşılıklı iki paşa konağı.Bir paşanın konağında meşk edilecektir; musiki yapıyorlar; adamlar gelir hep birlikte çalgılar çalmaya, şarkılar söylenmeye başlanır..Sokak kapısı çalınır, karşı konağın uşağı gelmiştir ve der "bizim paşa haber gönderdi, fazla gürültü etmesinler, ben riyaziye çalışıyorum"...

İşte şiir burada başlayabilir bence.


Ece Ayhan
Hoşçakal
İlhan Berk'e Mektuplar
Şiir Nerede Başlar?

4 Kasım 2011 Cuma

kardeşim akif, ece ayhan

Gerçekliklere gözünü kırpmadan bakacaksın.
***
Gerçekten de çok küçük bir alandayız, her anlamda.Sesini kimse duyuramıyor, duyuramaz insan.
***
Kötülük neden uzaklarda aranıyor, anlamıyorum.
***
Düşünce geçmişte de görülmüştür ki, eteklerinden aşağı çekilir hep, algı ortalaması neyse onu aşmıyacaksın, aşamazsın, vs.
***
Şimdi ben biraz dar bir geçitteyim ama geleceğin tarihine(etimde kanımda duyarak hem de) inanırım.
***
Evet acı paylaşılmıyormuş, acı da paylaşılmaz.
***
Bizde hiçbir zaman 'düşünce' adına bir şey olmamıştır, her şey 'memurlar kavgası' olarak geçer tarihte.
***
'Artık atından inmeden sevişmeye alışmalısın' demiştim, şimdi ise o deyim 'gözünü onaltı açmak' olmuştur.



Ece Ayhan
Kardeşim Akif
Akif Kurtuluş'a Mektuplar

16 Ekim 2011 Pazar

şiir nerede başlar, ece ayhan

istanbul'da karagümrüğü'nde karşılıklı iki paşa konağı.bir paşanın konağında meşk edilecektir; musiki yapıyorlar; adamlar gelir hep birlikte çalgılar çalmaya, şarkılar söylenmeye başlanır..sokak kapısı çalınır, karşı konağın uşağı gelmiştir ve der "bizim paşa haber gönderdi, fazla gürültü etmesinler, ben riyaziye çalışıyorum"...işte şiir burada başlayabilir bence.

İlhan Berk'e Mektuplarından, Ece Ayhan