Şeyhin biri, edebe uymayan dervişini seyyah etmiş.Derviş, Hakullah toplaya toplaya köyden köye giderken bir de merkep almış.Fakat yolda, sizler baki, merkep nalları dikmiş.Derviş, köylülerin şehre giderken geçtikleri yoldaki bir tepeye merkebi sırlamış.Mezarı biraz yüceltmiş, baş ve ayak ucuna birer sopa dikmiş; eline tesbihini alıp başucuna oturmuş.Köylüler pzara giderlerken mezarı ve dervişi görmüşler; merak edip yanına giderek işi sormuşlar.Derviş, mana aleminde bize emredildi, gel, bizim makamımızı uyandır buyruldu; bu aziz, her derde derman olan Kulaklı Baba Hazretleri'dir der.Köylüler dua ederler, çevrelerinden kopardıkları parçaları, muratları olsun diye sopalara bağlarlar; dervişe gönüllerinden kopanı verirler.Kulaklı Baba duyulur; nezir, niyaz derken yatırın yanına bir kulübe kurulur; iş zamanla büyür; oraya bir büyük türbe, yatırın üstüne mükellef bir sanduka yapılır; haremlikli, selamlıklı, mukabelehaneli, derviş hücrelerini de ihtiva eden bir astane meydana çıkar.
Dem geçer, devran geçer, eski dervişin şeyhinin yolu oraya düşer.dergaha inen şeyh, dergahın şeyhi tarafından karşılanır; doğru türbeye giderler; eşiğe niyaz ederek içeriye girerler.Kulaklı Baba'ya baş kesip Fatiha verirler; şeyh dairesine giderler.Dervişler, misafir şeyhe kahve getirirler, çubuk sunarlar.Sohbet başlar.Misafir şeyh, erenler der, fakıyr sizi tanıyacak gibi oluyorum; acaba bir yerde görüştük mü?
Kulaklı Baba Dergahı şeyhi, sultanım der, fakıyr, filan vakit seyahat verdiğiniz derviş feşmenım.
Şeyh, sizden gizli olmaz der; işi anlatır.Misafir şeyh, Kulaklı Baba şeyhinin kulağına doğru şu sözü söyler:
-Kimse duymasın, sırrola, nur ola, bizim dergahta da onun büyük babası yatar.
Kulaklı Baba: Kimliği bilinmeyen yatırlara, yahut kendini erenlerden göstermeye çalışanlara verilen addır.
Kulaklı Baba
Tasavvuftan Dilimize Geçen Deyimler ve Atasözleri
Abdülbaki Gölpınarlı
Dem geçer, devran geçer, eski dervişin şeyhinin yolu oraya düşer.dergaha inen şeyh, dergahın şeyhi tarafından karşılanır; doğru türbeye giderler; eşiğe niyaz ederek içeriye girerler.Kulaklı Baba'ya baş kesip Fatiha verirler; şeyh dairesine giderler.Dervişler, misafir şeyhe kahve getirirler, çubuk sunarlar.Sohbet başlar.Misafir şeyh, erenler der, fakıyr sizi tanıyacak gibi oluyorum; acaba bir yerde görüştük mü?
Kulaklı Baba Dergahı şeyhi, sultanım der, fakıyr, filan vakit seyahat verdiğiniz derviş feşmenım.
Şeyh, sizden gizli olmaz der; işi anlatır.Misafir şeyh, Kulaklı Baba şeyhinin kulağına doğru şu sözü söyler:
-Kimse duymasın, sırrola, nur ola, bizim dergahta da onun büyük babası yatar.
Kulaklı Baba: Kimliği bilinmeyen yatırlara, yahut kendini erenlerden göstermeye çalışanlara verilen addır.
Kulaklı Baba
Tasavvuftan Dilimize Geçen Deyimler ve Atasözleri
Abdülbaki Gölpınarlı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder