18 Mart 2021 Perşembe

Petersburg'lu Usta, J. M. Coetzee


Adam, paltosunun düğmelerini açıyor, ceketinin de, sonra yere diz çöküyor, yavaş yavaş öne eğilip tümseğin üzerinde dümdüz yatıyor. kolları başının üzerinden yukarı uzatılmış.Hıçkıra hıçkıra ağlıyor, burnu akıyor.Yüzünü nemli toprağa sürtüyor, yüzünü toprağa gömüyor.

Ayağa kalktığında sakalı toprak içinde, saçları ve kaşları da.O ana kadar dikkat etmediği çocuk ona hayret dolu gözlerle bakıyor.Yüzünü siliyor adam, burnunu temizliyor, düğmelerini ilikliyor.Yahudiler gibiydim, diye düşünüyor.Ama görsün bakalım!Görsün insanların taştan olmadığını!Görsün sınır filan olmadığını!

...

Bir yerden bir yere çekiliyorum, diye düşünüyor; bu çekiliş tamamlandığında benden geriye ne kalacak?

...

Dresden'deyken Rus gazetelerini okurdu.Ama artık dış dünyaya ilgi duymuyor.Dünyası küçüldü, dünyası göğsünün içinde.

...

Ama Neçayev'in mürit bulabilmesinin nedeni, içindeki bu ruhtur.Onlar ruhu izlerler, adamı değil.

...

"Sizi korkutan ne, Müfettiş Maksimov?Karamzin ya da Karamzov ya da adı her neyse onu okuduğunuzda, Karamzin'in kafatası yumurta gibi parçalanıp açıldığında, onunla birlikte acı mı çekiyorsunuz yoksa baltayı savuran kolun arkasında onun sahibiyle birlikte gizlice coşuyor musunuz?Gerçek hangisi?Yanıtlamıyor musunuz beni?O zaman dinleyin: Okumak, o kol olmaktır, balta olmaktır ve kafatası olmaktır; okumak teslim olmaktır, kendini uzak tutup yazılanı alaya almak değildir.Size soracak olsaydım, eminim ki Neçayev'in izini sürmenizin nedeninini, gerekli işlemlerle, savunma avukatlarıyla, savcıyla filan onu mahkemeye çıkarabilmek, sonra da hayatının sonuna kadar kalması için temiz, aydınlık bir hücreye tıkmak olduğunu söylerdiniz.Ama yüreğinize bir sorun bakalım: Gerçekten bunu mu arzu ediyorsunuz?Asıl istediğiniz onun kafasını kesip kanının üzerinde tepinmek deği mi?"

...

"Merakları, duyguları, bağları, hatta bir adı bile yoktur.İçinde ne varsa bir tek ve mutlak tutkuda toplanmıştır: devrim.Varlığının özünde düzenle, yasalarla ve ahlakla tüm bağlarını koparmıştır.Toplum içinde varlığını sürdürmesinin tek nedeni, o toplumu yıkmaktır."Şu da yazıyordu: "En ufak bir merhamet beklemez.Ölmeye her an hazırdır."

...

Sibirya'da birlikte hapis yattığı birinin söylediklerini hatırlıyor: "Neden yaşlanıyoruz, kardeşler?Yeniden küçülebilmemiz için, iğne deliğinden geçecek kadar küçülebilmemiz için." Köylü bilgeliği.

...

Şafak gibi doğan neşe!Ama çok kısa sürüyor.Kısalığın nedeni bu yeni, pırıl pırıl gökyüzünden bulutların geçmeye başlaması değil yalnızca.Güneş bütün görkemiyle doğarken bir başka güneş daha doğduğu için, gölge bir güneş, ilk güneşin üzerinden kayarak geçen bir antigüneş,Fyodor Mihayloviç'in zihninden bütün o karanlık uğursuz ağırlığıyla uyarı sözcüğü geçiyor.Doğmakta olan güneş, doğmuş olmak için bulunmuyor orada, güneş tutulması için bulunuyor; neşe de, neşenin yok edilmesinin nasıl bir şey olacağını göstermek için parlıyor.

...

- Maria'nın kardeşi olan yüzbaşı ne yazık ki ayyaşın biriydi.Sarhoşken kardeşine kötü davranırdı.Sonradan da hiçbir şey hatırlamazdı.

- Ona ne yapardı?

-Döverdi.Hepsi bu.Eski usul Rus dayağı.Belki Maria o kadar saftı ki dünyanın hep böyle olduğunu düşünürdü: dayak yenilen bir yer.

Kızın ilgisini çekmişti.Artık derine inebilirdi.

- Köpekler de dünyayı böyle görüyordur, ne de olsa, ya da atlar.Maria neden farklı olsun ki?At, dünyaya araba çekmek üzere geldiğini bilmez.Sopa yemek üzere geldiğini sanır.Arabanın, sopa yerken kaçmasın diye bağlandığını, kocaman bir nesne olduğunu düşünür."

...

Rusya'da nazlı bir çiçek olamazsın.Rusya'da dukavratotu ya da karahindiba olmak zorundasın.

...

Şey olan şeyleri, işaret olan şeylerden kurnazlıkla  ayırmaya çalıştığı sürece kendisi için kurtuluş olmayacak.işte onu mağlup edecek mantık bu; bu mantığın çelik gibi sertliğini hissederek aklını kaçırmak üzere, tıpkı kendisini kemiren dişleri kıran bir zincire bağlı köpek gibi.Ve sakın, sakın diye uyarıyor kendini: Zincire bağlı köpek, ikinci köpek, kendi başına hiçbir şey değil, bir aydınlanma değil, yalnızca bir hayvan benzerliği.

...

...Kocası herkesi kurtaracak son parti kumarı oynamak üzere kumar salonuna girebilsin diye tek kelime etmeden nikah yüzüğünü rehine veren ve elinde parayla (Al işte!) gelen kadında mutlaka ilahi bir şey vardır; elinde bir şey kalmayan adam üzerine bahis oynayan, rehin verdiği nikah yüzüğü bile kumarda kaybedildikten sonra ikinci bir gecenin içine dalıp kocasının yeniden kumar oynaması için elinde parayla dönen bir kadın kutsaldır.

...

Fyodor Mihayloviç'in dikkati dağılıyor.Acaba yazar olduğu bilindiği için mi kimi insanlar ona hikayelerini anlatıyorlar?Onun kendine ait hikayeleri olmadığını mı düşünüyorlar?

...

Mroczkovski'nin metresi olan Prenses Obelenskaya'nın bir sözünü hatırlıyor: "Anarşizmin enfant terrible'i olabilir o, ama gerçekten de şu sivilcelerin çaresine bakmalı!"

...

Bir biçimde biliyorlar.Ve kıyamet günü geldiğinde, insanlar kendileri için kimin acı çektiğini ve öldüğünü, kimin de parmağını bile kıpırdatmadığını unutmayacaklar.

...

Sıradan insanların günü geliyor.Sıradan insanlar kurnaz değildir.Sıradan insanlar bir işin yapılmasını isterler.Ve o iş yapılınca da neyin ne olacağına o sıradan insanlar karar verirler, kurnazlık yapılmasına göz yumulup yumulmayacağına da!

...

Gençlerin artık hoşlanmadıkları için ailelerine, yuvalarına, yetiştirilişlerine sırtlarını dönmeleri çağımızın bir hastalığı halini aldı!Görünüşe bakılırsa Stenka Razin'in ya da Bakunin'in evlatları olmak dışında hiçbir şey tatmin etmez onları.

...

Her şeye sahip olunca yazmayız, demek istiyor, acı çekince yazarız, eksiklik duyunca.Yüreğinin derininde bunu biliyor olmalısın!Sözümona asıl babana ve onun devrimci sempatizanlığına gelince...Ne saçmalık bu!İsaev bir memurdu, bir kalemkâr.Yaşamış olsaydı, sen onun izinden gitmiş olsaydın, sen de bir memurdan başka bir şey olmazdın ve arkanda bu hikayeyi bırakmazdın.

...

"Emin olamazsın" diye yineliyor Fyodor Mihayloviç alçak sesle."Tohum oğul olur, prens kral olur.Günün birinde tahta çıkarsan (o zamana kadar beynin dağılmamışsa) ve ülke, bodrumlarda ya da çatılarda gizlenen, sana darbe düzenleyen önemsiz prenslerle dolu olursa ne yaparsın?Kafalarını kopartmaları için askerler mi yollarsın üzerlerine?"

...

Devrim bütün eski şeylerin sonudur, babalarla oğullar dahil.Devrim, hanedanların, babadan oğula geçen şeylerin sonudur.

...

- Ya gerçeği söylemeyi seçersem ?

- Ne yazarsanız yazın, dağıtacağız, söz veriyorum.

-Gerçek, elle çalışan bir baskı makinesinin üstesinden gelemeyeceği kadar büyük olabilir.

...

Anna Sergeyevna'nın sözünü hatırlıyor: Sen kendi kendinin yasını tutuyorsun.

...

Çünkü Maria basit bir kızmış ve basit insanlar basit çocuklar doğururlar, bu yüzden evlenmemeliler, o basit çocukların da çocukları basit olur, böylece sürer, sonunda bütün ülke basit çocuklarla dolar.Salgın gibi.

...

Basit insanlar hayallerle gerçeği ayırt edemezler.Hayallere inanırlar.O, benim hayalindeki adam olduğumu sandı.Çünkü ben bir hayal gibi davrandım, anlıyor musun?

...

İşkence çekmek değil bu, işkence çekmemenin yavanlığı.Savaş alanında vurulan bir asker gibi; kanayan, kanı gören, acı duymayan, "ölüp ölmediğini" merak eden bir bir asker.

Bunun büyük bir bedel olduğunu düşünüyor.Yazdığı kitaplar için ona para ödüyorlar, demişti kız, ölü çocuğun sözlerini yineleyerek.Söylemeyi ihmal ettikleri şey, bunun karşılığında ruhunu satmak zorunda kalmış olmasıydı.

Şimdi tadını almaya başlıyor.Tadı safra gibi.


J. M. Coetzee
Petersburg'lu Usta
Çeviri: İlknur Özdemir
Can Yayınları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder