İnsan görüşüyle bir böceğin çok yüzlü gözünün algıladığı resim arasındaki fark, en iyi filtreyle yapılmış bir yarımton resimle, sıradan gazete başlıklarında gördüğümüz, iri taneli filtrelemeyle elde edilmiş resimler arasındaki farka benzer.Gogol'ün eşyayı görme biçimiyle, ortalama okur ve yazarların eşyayı görme biçimini de aynı kıyaslamaya tabi tutabiliriz.Onun ve Puşkin'in ortaya çıkmasından önce, Rus edebiyatı yarı kör haldeydi.Sadece aklın yönlendirdiği anahatları algılayabiliyordu: Renklerin kendisini göremiyor, bir köpek misali, Avrupa'nın antik dönemden kalma basmakalıp isim-sıfat bileşimlerini kullanmakla yetiniyordu.Gökyüzü maviydi, şafak kırmızı, yapraklar yeşil, güzelin gözleri kara, bulutlar griydi, vs.Sarıyı ve menekşe rengini ilk gören Gogol (ondan sonra da Lermontov ve Tolstoy) olmuştu.Gökyüzünün gün doğumunda soluk yeşil, bulutsuz bir günde koyu mavi olması, 18. yüzyıl Fransız edebiyat ekolünün katı, basmakalıp renk şemalarına alışmış "klasik" tabir edilen ayzarlara, sapkın bir saçmalık gibi gelirdi.Demek betimleme sanatının asırlar içindeki gelişimi, görüntü açısından, çok yüzlü gözün tek parça ve muazzam derecede karmaşık bir organ haline gelmesi, ölü ve donuk "kabul görmüş" renklerin yavaş yavaş gölgelenmeye başlayarak, şaşırtıcı hayranlık verici yeni uygulamalara imkan tanınması sürecinde izlenebilir.Rusya'dakiler bir kenara, herhangi bir yazar daha önce o çarpıcı anı, ağaçların altındaki toprakta güneşle gölgenin yarattığı hareketli şekilleri ya da gün ışığı yapraklar üzerine düştüğünde meydana gelen renk oyunlarını fark etmiş miydi, bilmem.Manet'in tabloları o günlerin uzun favorili cahillerini nasıl şaşırttıysa, Ölü Canlar'da Plüşkin'in bahçesinin betimlenişi de Rus okurunu öyle şaşırtmıştı:
görme biçimleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
görme biçimleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
8 Temmuz 2018 Pazar
22 Ocak 2017 Pazar
fotoğraf makinesi & resim, görme biçimleri, john berger
Fotoğraf makinesiyle anlık görünümler birbirinden ayrıldı; böylece imgelerin zamana bağlı olmadıkları fikri ortadan kalktı.Başka bir deyişle makine geçen zaman kavramının (yağlıboya resim dışında) görünen şeylerin algılanışından ayrılamayacağını gösterdi.Görüşümüz neyi nerede gördüğümüze bağlıydı.Gördüğümüz şey de zaman ve yer içinde bulunduğumuz duruma bağlıydı.Her şeyin kayma noktası olarak kabul edilen insan gözü üzerinde toplandığını düşünmek olanaksızdı artık.
Elbette insanlar fotorğraf makinesinin bulunmasından önce herkesin her şeyi görebildiğine inanmıyorlardı.Oysa perspektifle görsel alan sanki ideal olan buymuş gibi düzenleniyordu.Perspektifle yapılmış her taslak ya da yağlıboya resim seyirciye dünyanın biricik merkezinin kendisi olduğunu söylüyordu.Fotoğraf makinesi -ondan daha çok da sinema makinesi- aslında böyle bir merkezin bulunmadığını gösterdi.
...
Fotoğraf makinesi, resmin fotoğrafını çekerek resmin imgesinin taşıdığı biricikliği ortadan kaldırmış oldu.Bunun sonucunda resmin anlamı değişti.Daha kesin söylersek resmin anlamı çoğaldı, birçok anlama bölündü.
...
Görme Biçimleri
John Berger
elçiler, holbein, görme biçimleri, john berger
...
Resimde iki adamın belli bir ağırlığı vardır.Adamlar fikirleri simgeleyen birçok nesneyle çevrelenmiştir.Oysa resimde ağır basan şey, adamları çevreleyen, onların vücutlarını örten malzemeler ve kumaşlardır.
...
Holbein'in Elçiler adlı yapıtının önünde gizemli, yan yatmış, söbü bir şey vardır.Çok çarpıtılmış bir kafatasıdır bu; çarpıtıcı bir aynada yansıyan bir kafatası.Kafatasının resme nasıl girdiği, elçilerin bunu neden istediği konusunda çeşitli yorumlar vardır.Yorumların hepsi bunun bir ölüm simgesi olduğunda birleşir.Ortaçağda, kafatası ölümün varlığını sürekli anımsatan bir imge olarak kullanılıyordu.
...
Resimde iki adam kendilerinden emin ve resmidirler: Aralarındaki ilişki açısından bakıldığında rahattırlar.Peki, ressama -ya da bize- bakışları nasıldır?Gözlerinden, duruşlarından, kimse onları tanımasa da olurmuş gibi bir şey okunmaktadır.Sanki başkaları onların değerlerini anlayamazmış gibi bir bakış.Adamların ait olmadıkları bir şeye bakar gibi bir halleri vardır.Onları çevreleyen ama adamların dışında kalmak istedikleri bir şeydir bu.En iyisini düşünürsek onları çevreleyen, onları alkışlayan bir kalabalık, en kötüsünü düşünürsek, rahatlarını kaçıran insanlar olabilir bunlar.
...
Üst raftaki bilimsel araçlar denizcilikte kullanılıyordu.Deniz yollarının tutsak ticaretine, ticaret gemilerine açıldığı sıralardaydı bu.Öbür kıtaların zenginlikleri bu gemilerde Avrupa'ya aktarılıyordu.Bu zenginliklerle sonra sanayi devriminin çıkış noktası olan kapital birikimi sağlandı.
1519'da Magellan, V. Charles'ın desteğiyle dünyayı dolaşmak için yola çıkmıştı.Magellan'la bu yolculuğu planlayan gökbilimci arkadaşı, kaandıklarının yüzde yirmisini ve ele geçirdikleri topraklardaki yönetim hakkını kendilerine ayıracaklarını İspanya Sarayı'yla yaptıkları bir anlaşmayla saptadılar.
Alt raftaki küre Magellan'ın bu yolculuğunu gösteren yeni bir küredir.Holbein Fransa'da bulunan ve soldaki elçiye ait olan toprakların adını küreye yazmıştır.Kürenin yanında bir aritmetik kitabı, bir ilahi kitabı,bir de ud vardır.Bir ülkeyi sömürgeleştirebilmek için insanlarını Hıristiyan yapmak, onlara hesap öğretmek gerekiyordu; böylece onlara dünyada en ileri uygarlığın Avrupa uygarlığı olduğu kanıtlanıyordu.Elbette Avrupa sanatı bunun dışında değildi.
Elçiler-Holbein
Görme Biçimleri
John Berger
Resimde iki adamın belli bir ağırlığı vardır.Adamlar fikirleri simgeleyen birçok nesneyle çevrelenmiştir.Oysa resimde ağır basan şey, adamları çevreleyen, onların vücutlarını örten malzemeler ve kumaşlardır.
...
Holbein'in Elçiler adlı yapıtının önünde gizemli, yan yatmış, söbü bir şey vardır.Çok çarpıtılmış bir kafatasıdır bu; çarpıtıcı bir aynada yansıyan bir kafatası.Kafatasının resme nasıl girdiği, elçilerin bunu neden istediği konusunda çeşitli yorumlar vardır.Yorumların hepsi bunun bir ölüm simgesi olduğunda birleşir.Ortaçağda, kafatası ölümün varlığını sürekli anımsatan bir imge olarak kullanılıyordu.
...
Resimde iki adam kendilerinden emin ve resmidirler: Aralarındaki ilişki açısından bakıldığında rahattırlar.Peki, ressama -ya da bize- bakışları nasıldır?Gözlerinden, duruşlarından, kimse onları tanımasa da olurmuş gibi bir şey okunmaktadır.Sanki başkaları onların değerlerini anlayamazmış gibi bir bakış.Adamların ait olmadıkları bir şeye bakar gibi bir halleri vardır.Onları çevreleyen ama adamların dışında kalmak istedikleri bir şeydir bu.En iyisini düşünürsek onları çevreleyen, onları alkışlayan bir kalabalık, en kötüsünü düşünürsek, rahatlarını kaçıran insanlar olabilir bunlar.
...
Üst raftaki bilimsel araçlar denizcilikte kullanılıyordu.Deniz yollarının tutsak ticaretine, ticaret gemilerine açıldığı sıralardaydı bu.Öbür kıtaların zenginlikleri bu gemilerde Avrupa'ya aktarılıyordu.Bu zenginliklerle sonra sanayi devriminin çıkış noktası olan kapital birikimi sağlandı.
1519'da Magellan, V. Charles'ın desteğiyle dünyayı dolaşmak için yola çıkmıştı.Magellan'la bu yolculuğu planlayan gökbilimci arkadaşı, kaandıklarının yüzde yirmisini ve ele geçirdikleri topraklardaki yönetim hakkını kendilerine ayıracaklarını İspanya Sarayı'yla yaptıkları bir anlaşmayla saptadılar.
Alt raftaki küre Magellan'ın bu yolculuğunu gösteren yeni bir küredir.Holbein Fransa'da bulunan ve soldaki elçiye ait olan toprakların adını küreye yazmıştır.Kürenin yanında bir aritmetik kitabı, bir ilahi kitabı,bir de ud vardır.Bir ülkeyi sömürgeleştirebilmek için insanlarını Hıristiyan yapmak, onlara hesap öğretmek gerekiyordu; böylece onlara dünyada en ileri uygarlığın Avrupa uygarlığı olduğu kanıtlanıyordu.Elbette Avrupa sanatı bunun dışında değildi.
Elçiler-Holbein
Görme Biçimleri
John Berger
yoksul balıkçı çocuklar, frans hals, görme biçimleri, john berger
Sıradan "gündelik yaşam" resimleri -Hals gibi bir ustanın elinden çıktıkları zaman bile- çok değişikti.
Yoksul insanlardır bunlar.Yoksullar da sokakta ya da köylerde görülür.Oysa bir evin içinde gösterilen yoksullar insana güvenlik duygusu verir.Bu resimlerdeki yoksullar sattıkları şeyleri sunarken gülümsüyorlar.(Dişleri görünecek biçimde gülümsüyorlar; resimlerde zenginler hiç böyle gülümsemez.) Varlıklılara gülümsüyorlar -kendilerini onlara kabul ettirmek, aynı zamanda bir şey satmak ya da bir iş çıkarmakumuduyla gülümsüyorlar.Böylesi resimler iki şeyi bir arada söyler: Yoksullar mutludurlar; varlıklılar dünya için bir umut kaynağıdır.
Görme Biçimleri
John Berger
frans hals, yaşlılar bakımevinin yöneticileri, görme biçimleri, john berger
...Frans Hals'ın yaptığı son iki büyük resim, on yedinci yüzyılda Hollanda'nın Haarlem kentindeki Yoksul Yaşlılar Bakımevi'nin erkek yöneticileri ve kadın yöneticilerini gösteren resimleridir.Bunlar ısmarlanmış seyirlik portrelerdir.O zamanlar artık seksenin üstünde yaşlı bir adam olan Hals, yoksuldur.Yaşamının büyük bir kısmı borç içinde geçmiştir.Bu resimleri yapmaya başladığı 1664 yılının kışında kendisine genel vakıftan iki yük tezek verilmiştir, yoksa soğuktan ölecektir.Hals'a modellik edenler işte böyle bir vakfın yöneticileridir.
...
Erkek ve kadın yöneticiler karşılarında duran Hals'a, ününü yitirmiş, vakıf yardımıyla yaşayan yoksul, yaşlı adama bakmaktadırlar: Hals onları her şeye karşın nesnel olmaya (yani bir yoksulun bakışından kurtulmaya) çalışan yoksul bir adamın gözleriyle inceler.Resimdeki dram budur aslında."Unutulmaz Çelişki"nin dramı..
Görme Biçimleri
John Berger
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)