19 Ocak 2019 Cumartesi

meal ticket, the ballad of buster scruggs (2008), 3. öykü, ekmek teknesi, coen brothers



Meal Ticket
The Ballad of Buster Scruggs (2008) - 3. Öykü
Ekmek Teknesi
Coen Brothers 



"Merhamet zorla gösterilmez, 
gökten yavaşça inen yağmur gibi düşer."




At arabası, kışın pençesinden kurtulan dağ yollarında sarsılıyordu.
Yol kenarındaki kavak ve çamlar, insanın geçişine kayıtsızdı.



"Bir gezgine rastgeldim eski bir diyarda.
Dedi ki 'İki büyük, gövdesiz bacak duruyor çölün ortasında'
Yakınlarında, kuma yarı gömülü
Parçalanmış bir yüz
Çatık kaşları, buruşmuş dudakları
Ve buyurgan gülümsemesi
Gösteriyor heykeltıraşın
O tutkuları iyi bildiğini
Şimdi yaşıyor onlar
Cansız varlıklara işlenmiş
Elleriyle taklit etti onları
Kalbiyle besledi


Kaidede şu kelimeler okunuyor:
'Benim adım...Ozymandias,
Kralların kralı
Eserlerime bakın da umutsuzluğa kapılın ey kudretliler!'
Başka yok hiçbir şey
Bu dev yıkıntının çevresinde
Sınırsız ve boş
Yalnız ve dümdüz kumlar uzanıyor Uzaklara.'


"Ve Tanrı, Kabil'e sordu:
'Kardeşin Habil nerede?'"
"Ne zaman sessizce düşüncelere dalsam
Eskiler aklıma gelir...
Bir başıma ağlarım dışlanmışlığıma
Faydasız feryatlarımla rahatsız ederim sağır Tanrı'yı..."


"Bundan 87 yıl önce...
...ve insanın, insan tarafından, insan için yönetilmesinin...
yeryüzünden silinmemesi."


"Eğlence artık sona erdi
Bütün bu oyuncular sana dediğim gibi
Ruhtan ibaretti
-Havaya karışıp gittiler, yok oldular...


-Eksik olmayın.
-Ve bu asılsız hayal...
-Onu Londra sokaklarında buldum.
Kolu bacağı yoktu tabii.
Öksüzdü, beş parası kalmamıştı.
-Bütün dünya ve içindekiler yok olacak...




-Eksik olmayın.
-Hayali gösteri gibi iz bırakmaksızın."
-Sağ olun. Genç sanatçıya yardım edin.


TEK GECELİK GÖSTERİ!
KANATSIZ ARDIÇ KUŞU PROFESÖR HARRİSON


"Ve tarlaya gittiklerinde olan oldu.
Kabil, kardeşi Habil'e karşı ayaklandı ve onu katletti!
Ve Tanrı, Kabil'e sordu: 'Kardeşin Habil nerede?'
O da 'Bilmiyorum, ben kardeşimin bekçisi miyim?' dedi.
Tanrı da dedi ki..."Ne zaman sessizce düşüncelere dalsam eskiler aklıma gelir.Aradıklarımı bulamadığıma yanarım.Eski dertler için en iyi yıllarımı harcamama acırım.Sonra ağlamaya alışık olmayan gözlerim dolar.
Ölümün sonsuz gecesine saklanan değerli dostlarım için
Artık iyileşen yaralar için
Bir daha gözyaşı dökerim
Göremediklerimin yasını tutarım..."



"Görevimiz, Tanrı'nın izniyle bu ulusun yeni bir özgürlük yaratması...
...ve insanın, insan tarafından, insan için yönetilmesinin...
...yeryüzünden silinmemesi."



"Eğlence artık sona erdi
Bütün bu oyuncular..."
"Bir gezgine rast geldim
Eski bir diyarda..."
"Merhamet gösteren de kutsanır, gören de..."
"Aradıklarımı bulamadığıma yanarım..."


"Bir gezgine rast geldim
Eski bir diyarda..."
"Bu ceza kaldıramayacağım kadar ağır."
"Cansız varlıklara işlenmiş..."
"Bundan 87 yıl önce atalarımız..."
"Bir gezgine rast geldim
Eski bir diyarda..."
-"Göremediklerimin yasını..."
-"Bir kaçak..."
-"Parçalanmış bir yüz..."
-"Ve berduş olacaksın!"
"Senin aşkını hatırlayınca
Zenginlikler benim olur
Öyle ki değişmek istemem hayatımı
Krallarınkiyle bile."



Yağlı ipi boynuna geçirdiler
Yağlı ipi boynuna geçirdiler
Saile Nehri'nin orada
İpi çektiler
Öldü kadın
İpi çektiler
Öldü kadın
Saile Nehri'nin orada
Eskiydi ama çok güzeldi
Renkleri iyiydi
Kuşanmışlardı onu Derry, Aughrim,
Enniskillen ve Boyne'da
Babam da kuşanmıştı gençliğinde
Çok eski zamanlarda ayın 12'si oldu mu
Ben de kuşanırım babamın kuşandığı kuşağı
Evet, babamın kuşandığı kuşağı



"Kaderin ve
İnsanların gözünden düşünce
Bir başıma ağlarım dışlanmışlığıma
Faydasız feryatlarımla
Rahatsız ederim sağır Tanrı'yı
Ve bakarım kendime
Lanet ederim kaderime
Dilerim daha çok umudum olmasını
Onun gibi yakışıklı olmayı
Şunun gibi dostlarım olmasını
İsterim şu adamın yeteneğini
Ve bu adamın imkanlarını
En hoşuma giden şeyler
Beni hiç memnun etmez
Ama bu düşüncelerle
Neredeyse kendime acırken
Aklıma gelirsin tesadüfen
Moralim yükselir
Şafak vakti karanlık topraktan yükselip
Cennet kapısında ilahiler okuyan
Tarla kuşu gibi..."


"Ve insanın, insan tarafından...
...insan için yönetilmesinin...
yeryüzünden silinmemesi."






"Eğlence artık sona erdi
Bütün bu oyuncular sana dediğim gibi
Ruhtan ibaretti
Havaya karışıp gittiler, yok oldular
Ve bu asılsız hayalin kumaşı gibi
Bulutlarla sarılı kuleler,
Muhteşem saraylar..."



...Ve yol aldılar ileriye,
adam uyuklarken sınırları bulanıklaşan,
tavuğun çok az anladığı dramalara doğru.


1 yorum: