ibn abdirabbih etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ibn abdirabbih etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Temmuz 2021 Cuma

el-Mervezi'nin Cömertliği, Cimrilerin Yemeği - İbn Abdirabbih

Asmai anlatıyor:

el-Mervezi kendisine gelen ziyaretçilerine:

"Bugün öğle yemeği yediniz mi?" diye sorardı.Eğer, "Evet" deseler:

"Öğle yemeği yememiş olsaydınız, size bir şeyler yedirirdim.Ancak yemişsiniz." diye cevap verirdi.
Şayet, "Hayır" deseler bunun üzerine:

"Eğer öğle yemeği yeseydiniz size şarap ikram edecektim." derdi.

Dolayısıyla misafirleri "Evet" de deseler, "Hayır" da deseler bir şey kazanmıyorlardı.

---

Cimrileri hicveden şiirlerden:

Tıka basa dolu olsa da sarayın iğne ile
Ve Hz. Yusuf gelip senden rica etse
Yırtılmış gömleğini dikmek için
Tırnağını bile vermezsin o peygambere

...

Evde oldukları bilinmesin diye dilsiz olur
Namazlarını bile ezansız kametsiz kılar!

...

el-Mervezi'nin Cömertliği, Cimrilerin Yemeği
İbn Abdirabbih
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Deli Şair Ebu Bekr , İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Deli şair Ebû Bekr bir Hıristiyan hakkında şöyle der:

"Rüyamda gördüm seni kucaklıyordun beni
Lâm elifteki lamın elifi kucakladığı gibi
Sen ki okurken İncil'i o hoş sesinle
Döner dininden en takvalı Müslüman bile.


İbn Abdirabbih
Deli Şair Ebû Bekr
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Muhammed bin Yezid el-Müberred'in Bir Anısı - İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Gramerci olan Muhammed bin Yezid anlatıyor:

Bağdat'tan çıkmış bir yere doğru gidiyorduk.Delileri görmek için Hazkiyel Manastırı'na doğru saptık.Bir de baktık ki bütün deliler bize bakıyorlar.İçlerinden bir çocuk gözümüze ilişti.Üstü başı temiz, bir köşede oturuyordu.Selam verdik.Ancak selamımızı almadı.

"Neyin var?" diye sorduk.Şu şiiri söyledi:

Derdim çoktur ancak Allah biliyor
Hissettiklerimi dışarı vuramıyorum
İki ruhum var birini saflık istila ediyor
Diğerini kuşatıyor ülkem, memleketim,
Hiçbir işe yaramıyor oturup sabretmek
Ne var ki görüyorum diğer beni de
Sanki çektiklerimi çeker gibi.

"Vallahi aferin, çok güzel söyledin" dedim.Bize fırlatmak için bir şeyler aradı.

"Benim gibi bir yiğide sadece aferin mi denir? dedi.Ondan kaçtık.Bunun üzerine şöyle dedi:

"Bakın, Allah aşkına gitmeyin tamam mı?Geri dönün!Size bir şiir daha okuyacağım.Eğer güzel söylersem aferin dersiniz.Yok şayet kötü söylersem kötü oldu dersiniz."

Geri döndük ve:

"Söyle bakalım!" dedik.Şu şiiri söyledi.

Seher vakti vermişlerdi molalarını
Gün ağarınca yollarını almışlardı
Birer kukla gibiydi develeri
Aralamıştı sevgilim, tahtırevandan perdeleri
Bakarken bana, gözyaşları akıyordu
El etti gizliden, kınalı parmakları
Seslendim onu götüren deveye: Ayakları kırılasıca!
Vay başıma gelen, ne yaparım bu ayrılıkta
Hey, kervancı başı!Durdur bir köşede kafileyi
Çok görme bize son bir hasbihali
Yeminler olsun sevgime halel getirmem
Ne olur söyle, çok açmasın arayı.

Şiiri bitirdikten sonra kendisine:

"Bu şiirden sonra artık öl!" dedik.Bağırarak:

"Ölürüm elbet" dedi.Önce bağdaş kurdu, ardından boylu boyunca uzandı ve sesi soluğu kesildi.Gerçekten ölmüştü, defnettik ve oradan ayrıldık!

Yine Muhammed bin Yezid el-Müberred anlatıyor:

Hazkiyel Manastırı'na gitmiştik.Delinin biri eline bir taş almıştı.İnsanlar ondan kaçışıyorlardı.O ise şöyle diyordu:

"Kardeşleri, dinleyin beni!"

Sonra şu mısraları döktürdü:

İnler sebepsiz sebepsiz
Ama ölmemiştir daha ayaktadır
Saldırır bir orduya bile, korkusuz
Ama biri vardır ki ona karşı gayet cesaretsiz.

İbn Abdirabbih
Muhammed bin Yezid el-Müberred'in Bir Anısı
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Hadi bunu da paylaşın bakayım, İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


İki ahmak adamın elinde bir esir vardır.Ahmaklardan biri esiri dövmeye başlar.Diğeri:

"Ne yapıyorsun?" diye sorar.

Ahmak:

"Ben bu adamdan payıma düşen kısmı dövüyorum." diye cevap verir.Bunun üzerine diğeri:

"O zaman ben de hisseme düşen kısmı döveyim." der ve adama vurmaya başlar.Esir bakmış ki elden bir şey gelmiyor.Üzerlerine pisleyerek:

"Hadi bunu da paylaşın bakayım!" der.

İbn Abdirabbih
Hangisi Daha İyi ?
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

15 Temmuz 2021 Perşembe

Bu adam henüz ölmemiş, İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Bir fakihe halledilemeyen bir miras payı hakkında sorarlar.Adam elindeki kitaba bakar ve konu hakkında bir şey bulamaz.Bunun üzerine şöyle der:

"Bu adam henüz ölmemiş.Eğer ölseydi kendisine düşen payı kitabımda bulurdum!"

İbn Abdirabbih
Bu adam henüz ölmemiş
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Hangisi Daha İyi ? - İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Ebu Abdülmelik Unak'a şöyle sorarlar:

"Ebu Ali el-Esvari'nin hangi açıdan Sellam Ebu'l Munzir'den daha iyi olduğunu iddia edersiniz?"

Abdülmelik Unak cevap verir:

"Ebu'l-Munzir öldüğünde Ebu Ali cenazesine geldi, ama Ebu Ali öldüğünde Ebu'l Munzir onun cenazesine gelmedi."

İbn Abdirabbih
Hangisi Daha İyi ?
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Deveye Fiyat Biçen Vali, İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Yemame'de valinin biri hutbe veriyordu.Hutbesinde:

"Allah Teala isyan eden kullarına yardımını keser.Mesela koskoca bir milleti altı üstü 200 dirhemlik bir deve için helk etmiştir." der.

Bunu söylerken Salih Peygamber ve devesini kasteder.O günden sonra vali "deveye fiyat biçen vali" diye anılır.

İbn Abdirabbih
Deveye Fiyat Biçen Vali
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Hz. Yusuf'u Yiyen Kurdun İsmi - İbn Abdirabbih


Ebû Dehiyye bir gün cami kürsüsünde heyecanlı heyecanlı:

"Hz. Yusuf'u yiyen kurdun ismi şöyleydi! "

diye bağırır.

Yanındakiler:

"Ne kurdu ya, Hz. Yusuf'u kurt yemedi ki!" diye itiraz edince.

"Olsun, canım ne fark eder; o zaman bu da onu yemeyen kurdun ismi olsun" diye bağırır.

İbn Abdirabbih
Hz. Yusuf'u Yiyen Kurdun İsmi
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Ha Kurt, Ha Sen - İbn Abdirabbih, Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Bir gün Habenneka'nın bir koyununu kurt parçalar.Habenneka tanıdıklarından birine:

"Koyunu kurdun elinden kurtar, senin olsun!Kurt da aynı, sen de.Hiç değilse yabancıya gitmemiş olur." der.

İbn Abdirabbih
Ha Kurt, Ha Sen
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Deli Aynâve - İbn Abdirabbih, Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Aynâve ve Taka'l Basal, Kûfe delilerinden iki deliydi.Aynâve'ye:

"En iyiniz kimdir, sen mi yoksa Taka'l Basal mı?" diye sorarlar.Bunun üzerine Aynâve:

"Herkes en iyi!Ama ben en iyiyim!" diye cevap verir.

Taka'l Basal bir liraya şarkı söyler, bir kuruşa da susardı.Aynâve ise parlak bir enseye sahipti.Çoğu defa birileri gelip onunla eğlenir, ensesine tokat şaplatırdı.Bir gün ensesine bok sürer ve gidip yol ortasına oturur.Gelip ensesine vuranlara, "Koçum be, elini koklasana!" der.Artık o günden sonra kimse ensesine vurmaz olur.

İbn Abdirabbih
Deli Aynâve
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar

Mahpus Peygamber - İbn Abdirabbih - Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar


Ebu't Tayyib el-Yezidi anlatıyor:

Peygamberlik iddiasında bulunan bir adam Halife Mehdi'nin huzuruna çıkarılı.Halife, adama, "Sen peygamber misin?" diye sorar.

Adam, "Evet" diye cevap verir.

Halife:
"Peki kime gönderildin?"

"Bıraktınız mı ki beni birine gideyim?!Tam gönderildiğim an beni hapse attınız!"

Halife güler ve onu serbest bırakır.

İbn Abdirabbih
Mahpus Peygamber
Şarlatanlar, Deliler, Cimriler ve Asalaklar