göç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
göç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Temmuz 2023 Cumartesi

Göç - Grup Umuda Ezgi

Göç - Grup Umuda Ezgi
Şiir: Ahmet Telli

Göç oldu bir acıdan öbür acıya
oysa sağrısı kurumamıştı atımızın
daha dün sürüp gelmiştik buralara
bugün göründü yine yolların ucu

Devrildi kıl çadırlar seher vakti
usulca uyandırıldı çocuklar
ve kadınlar bohçası çözülmemiş
bir keder gibi gibi düştüler yola

Turnalar gitti biz gittik
bitmedi peşimizdeki nal sesleri
nerde konaklasak tedirgindik
kuruyordu ırmaklar ve göller

Bir yangın gibi taşıyıp durduk
kederi ve acıyı göğsümüzde
yer gök duman içindeydi sanki
genzimizi yakıyordu ayrılıklar

Zulüm bırakmadı peşimizi hiç
biz gittik o buldu izimizi
konar göçer olduk yedi iklimde
tanığımızdır dağlar taşlar

Yalnız bir öfke ışıltısı kaldı
gözlerimizin yorgun sularında
yaşamak bir inat oldu artık
yaşamak bir direnme oldu zulme

Ve işte devrildi yine kıl çadırlar
göç başladı bir acıdan bin acıya
Geride akşamın küllenen ateşi
ve susturulmuş çocuk sevinçleri kaldı

Ahmet Telli


 

5 Temmuz 2018 Perşembe

ağlama gönlüm, nazan öncel, göç

              

Nazan Öncel-Ağlama Gönlüm

Bir ben miyim bu kadar az 
Bu yoksulluktur 
Ne haram yedim, ne eğildim 
Bu yalnızlıktır 

Ya çok sevdim unutuldum 
Ya birinde çok şey buldum 
Bir gecede aşka durdum 
Ağlama gönlüm 
Gönlüm ağlama 

İnsan diyorlar aslıma 
Aslımız topraktır 
Bu gönül bir aşktan anlar 
Ömrüm bir seraptır 

Ne doğruyum ne de eğri 
Yaşadığım nerden belli 
Bu garipliğim az şey mi 
Ağlama gönlüm 
Gönlüm ağlama

Nazan Öncel

3 Ocak 2015 Cumartesi

nihat aydın kızıyla, göç oldu bir acıdan bir acıya, ahmet telli


Göç oldu bir acıdan öbür acıya
oysa sağrısı kurumamıştı atımızın
daha dün sürüp gelmiştik buralara
bugün göründü yine yolların ucu

Devrildi kıl çadırlar seher vakti
usulca uyandırıldı çocuklar
ve kadınlar bohçası çözülmemiş
bir keder gibi gibi düştüler yola

Turnalar gitti biz gittik
bitmedi peşimizdeki nal sesleri
nerde konaklasak tedirgindik
kuruyordu ırmaklar ve göller

Bir yangın gibi taşıyıp durduk
kederi ve acıyı göğsümüzde
yer gök duman içindeydi sanki
genzimizi yakıyordu ayrılıklar

Zulüm bırakmadı peşimizi hiç
biz gittik o buldu izimizi
konar göçer olduk yedi iklimde
tanığımızdır dağlar taşlar

Yalnız bir öfke ışıltısı kaldı
gözlerimizin yorgun sularında
yaşamak bir inat oldu artık
yaşamak bir direnme oldu zulme

Ve işte devrildi yine kıl çadırlar
göç başladı bir acıdan bin acıya
Geride akşamın küllenen ateşi
ve susturulmuş çocuk sevinçleri kaldı

Ahmet Telli