23 Ocak 2024 Salı

Minka Abla - Panait İstrati

...

Su basmış ya da kavrulmuş tarlalardan dönerken, kazanı patlatma raddelerine gelmiş bir lokomotif gibi, ev halkı arasında durup haykırır:

-Çocuklara artık bir damla süt verilmeyecek.Sütün hepsi pazara götürülecek.

Bu "hepsi", ancak üç litre kadar bir şeydir.Bundan böyle küçük boğazları yoksun bırakmak istediği "damla"ya gelince, adamcağız sayıklamaktadır, çünkü uzun zamandan beri, ancak en küçükleridir ki, akşamları, hayvanların sağılmasından sonra birkaç yudum tadıyordu; hem beslensin diye değil de gözyaşları dinsin ve anasının eteklerinden "pençe"lerini çeksin diye.

...

Küçüklerin iç çekişlerini anlıyorlar, ama onlara diyemiyorlar ki: "Gidip bir koçan mısır çalın da açlığınızı aldatın." Hem kuru mısırı öğütmek için epey güçlü dişler, ancak boş karınla geçirilecek uzun aylardan sonra edinilirdi.

...

Bilirsin ki ölümlük seninim ama kaderimiz başkalarının elinde.

...

Birkaç günden beri bütün Dere-Ağzı'nda yağmur yağıyordu.Ta iliklerinize kadar işleyen o kötü "çoban yağmuru" ince ince yağıyordu.Akşam sabah saatlerce, teneffüs edilmez bir sis onu daha içe işletiyordu.Bütün köy, insanlarıyla, hayvanlarıyla öksürüyordu.Bazı sis o kadar kalınlaşıyordu ki köyü ancak bir mezardan gelir gibi bin göğüsten birden yükselen öksürüklerin sağır edici gürültüsünden tanımak mümkün oluyordu.Bu öksürük sesleri Dere-Ağzı'na, rayların yanından yürüyerek demiryolunun yüksek bendinden girildiği zaman daha çok işitilirdi.

...

Köyü yavaş yavaş ölümün ve çürüyüşün kapladığını görüyorlardı.Çevrelerinde her şey ölüyor ve her şey çürüyordu.Evlerde çürüme ölümden önce başlıyor ve cenazenin gömülmesinden sonra devam ediyordu, canlılar bile o kadar yarı çürümüş bir haldeydiler.

...

Panait İstrati
Minka Abla
Çeviri: Yaşar Nabi Nayır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder