15 Ağustos 2022 Pazartesi

Şiir Nerede Başlar? (22) - Asaf Halet Çelebi

...

Şiirin cemiyetteki doğuşunu şöyle tahmin ediyorum:

Ormanların açıklık bir yerinde toplanmış, kuyruksuz ve tüyleri yolunmuş gibi çıplak, görünüşleri acıma ve nefret hissi veren maymuna benzeyen bir cins (Bu cins pithecanthroğus veya australopithecus, doğru bir istihale olabilir.) ellerine bazı dallar almış, aralarından birisi, içi oyuk bir ağaca güm güm vuruyor, sebebi bugünkü zeka'yı doğuran bir nevi deliliktir.Kollektif bir vecit, birlikte söylenilen şarkı taslağı, boğazdan gelen bu çığlıklar şiirin ilk nescini teşkil etmektedir.Vecde kapılan bu vahşi divane ilk sihirbaz-medyum ve ilk şairdir.Şu halde şiire lisandan önce doğmuş denilebilir.Zamanla yavaş yavaş lisan hasıl olunca şairin musikişinaslık ve sihirbazlık gibi vasıfları henüz ayrılmamış olmakla beraber şiir kelimelenmiştir.O zamanki cemiyet, ağaç başında sopasını vuran zatin kelimelerini tefsire mail olduğu için "gayri tabii" ve "deli"yi henüz ayırt etmeyi biliyordu.Herhalde bu zatlerden birisi hezeyanı içinde barsak, mide, karaciğer yerine "kalp"ten bahsetmiş olacak ki bu söz çok eski zamandan beri devam etmiş ve şiirin şemasını teşkil etmiştir.

...

Asaf Halet Çelebi
Şiirde Şairin Tefsiri
Yeni Adam, S. 312, 19 Birincikanun 1940, s. 4.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder