9 Mayıs 2018 Çarşamba

kytice (2000), f.a. brabec


Kytice (2000) - Frantisek Brabec


"Hayır, sakın göle gitme, kızım;
Bu sefer evde kal, varsa biraz hatırım.
Dün gece kötü şeyler girdi düşüme;
Lütfen kızım, gitme bugün o göle.
Rüyamda senin için parlak inciler seçmiştim;
Ve sana bembeyaz elbiseler giydirmiştim.
Köpük kadar hafifti eteklerin.
Lüften kızım, girme suya hatırım için.
Gizli bir keder demek, beyaz elbiselerin bedeni sarması;
Ve incilerin içinde göz yaşlarının kaybolması.
Cuma günü uğursuzdur ayrıca.
Lütfen kızım, girme sakın o suya."




"Tatlı oğlum benim, çocuğum;
Işıltın beni benden alıyor.
Gülümsüyorsun bana sen, ama kederinden;
Annen yavaş yavaş ölüyor.
Minik su kuşum, bebeğim,
Tatlı çocuğum benim;
Kendi annemi hüzünle hatırlamak
Şu anda bütün yapabildiğim.
Alıp götürdü çiçek açan gençliğimi bahar;
Seninle beraber iki parçaya ayrıldı.
Ve ondan sonra bugüne kadar;
Seni mutlu etmekten başka hiçbir arzum olmadı."





"Bir anne öldü ve gömüldü toprağa, 
Küçük yetimlerini geride bırakarak.
Her sabah koştu yetimler mezarına,
Tekrar tekrar onu bulmaya çalışarak.
İşte o anda yavrularına olan şefkati,
Çıkarıp getirdi annenin ruhunu topraktan.
Ve küçük yapraklı bir çiçeğe dönüştü,
Mezarının üstünü tamamen kaplayan."




Kytice (2000)
F. A. Brabec

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder