21 Temmuz 2024 Pazar

Murat Başol Resimleriyle - Benim Adım Feridun - Mahir Ünsal Eriş


...

Öğlene doğru bir duş alıp tıraş oldum.Tıraş olmak ne garip şey, her seferinde altından gençliğin çıkacakmış gibi kendi yüzünü kazıyorsun, fakat yine, biraz daha yaşlanmış halin kalıyor eline.Aynadan bakıyor sana öyle geçkin, yorgun.Güzel kokular sıktım üstüme başıma sonra, bunu çok uzun zamandır yapmamış olduğumu fark ettim.O gitmeden önce bile.Sevilirken, kendimize, sevdirmeye çalıştığımız alana kadar, bir manavın önlüğüne süre süre parlattığı elmalar gibi cilalayıp duruyoruz kendimizi.İlk ısırıktan sonra, ısırılan yerlerimizden kararmaya başlıyoruz ama.

...



Sen yokken, yani sen evde aşk acısıyla, bittikçe altüst edilen bir kum saati gibi damla damla tükenirken, bu insanların hepsi yaşamaya devam ediyorlar.Elektrik faturası yatırıyorlar, sinemalara gidiyorlar, araç muayenesi yaptırıyorlar, kat karşılığı arsa için müteahhitlerle pazarlık ediyorlar, arabalara, dolmuşlara, teknelere, trenlere biniyorlar, konuşuyorlar, gülüyorlar, kavga ediyorlar, ter kokuyorlar, ayakkabı boyatıyorlar...Bir sen yoksun içlerinde ve bunun farkında bile olmuyorlar.Seni bu hale koyan bile onların arasında dolaşıyor, yaşıyor, ediyor ama sen evde oturmuş, dünya durdu sanıyorsun."Ben çok yoruldum, biraz ara verelim mi?" dediğinde onlar da mola verdi sanıyorsun.Öyle olmuyor ama.Geç kalırlarsa, hayatta yer kalmayacakmış gibi can havliyle sokaklara koşuyorlar, yaşıyorlar.Uzun süre evden çıkmayınca dışarıdaki ademoğlu kalabalığını kabul etmek zor geliyor işte bu yüzden.Önce hepsini yabancılıyorsun, sonra her birini bir zamanlar bir yerlerde tanımışsın da unutmuşsun gibi gelmeye başlıyor.Öyle bakıyorsun yüzlerine tek tek, bir şeyler arar gibi.Onlar da yüzlerine bakışına bakıp huzursuz oluyorlar; en iyisi Erdek'e gitmek.

...



Ben küçükken babam beni bir tabelacının yanına çırak vermişti burada, Erdek'te.Derken bir gün, bir cuma vakti, beni dükkanda bırakıp namaza giden adamcağız, orada kalp krizi geçirip ölüvermişti.Dükkan birilerinin aklına ta gece yarısı geldiği için, o saate kadar bir sandalyenin üstünde beklemiştim öylece.Onunla yaptığımız tabelalardan birini gördüm meydana çıkarken.Demek ki insan, yaşıyorsa nasıl olsa iz bırakıyor, bir zeytincinin paslanmış tabelasında bile olsa.İlla birilerinin kalbini dağlamanın lüzumu yok iz bırakmak için demek ki.

...

Mahir Ünsal Eriş
Benim Adım Feridun
Resimleyen: Murat Başol
İletişim Yayınları

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder