11 Şubat 2017 Cumartesi

irimias, nutuk, satantango, bela tarr

İrimias Nutuk Çekiyor
Satantango-Bela Tarr


Derin duygular içerisindeyim...Gördüğünüz üzere, kafam çok karışık.Şok oldum ve sersemledim.Ama yine de sizin yanınızda olmalıyım.Şu anda size tek söyleyebileceğim kalbi kırılmış bir annenin, hiç dinmeyecek olan ıstırabını, kalbinin en değerli varlığını kaybetmesinin acısını paylaştığımdır.


Bu olay nedeniyle hepimizin üzerine ağır bir keder çöktü.Burada buna katılmayan biri
olduğunu zannetmiyorum.Şimdi en zor şey, dişimizi sıkıp düşüncelerimiz bizi çaresiz bırakırken, gözyaşlarımıza başkaldırmak ve aklımızı kalbimizin önünde tutmak.Ayrıca dikkatinizi bir noktaya çekmek istiyorum.Polis soruşturmaya başlamadan önce masum bir çocuğun korkunç ölümünü, bu iğrenç olayı aydınlatmaktan başka hiçbir şey bizim için önemli olmayabilir.Şehirden dedektiflerin gelip bu korkunç olaydan bizleri sorumlu tutmasına hazır olsanız iyi olur.Evet, dostlarım, bunu bize soracaklar.Dürüst olmak gerekirse biraz dikkat ve özen gösterirsek bunu engelleyebiliriz.Sadece, bütün gece şiddetli yağmurun altında dolaşan gezginleri ve serserileri bir gözünüzde canlandırın.Rüzgar tarafından kırbaçlanmış, doğa için kolay bir av haline gelmiş ve o kız buralarda bir yerdeydi.Belki de pencereden baktı ve hepinizin sarhoş olduğunu ve deli gibi dans ettiğinizi gördü.Beni yanlış anlamayın. Kimseyi kişisel olarak suçlamak için söylemiyorum.Bu kadar geç uyandığı için kendini asla affetmeyecek olan anneyi suçlamıyorum.Kurbanın ağabeyini veya ailenin diğer fertlerini suçlamıyorum.Kimseyi suçlamıyorum.Ama şunu sormama izin verin.Hepimiz suçsuz muyuz?Elbette masumuz diye cevap vereceksiniz.Peki o zaman bu zavallı çocuğa ne diyeceğiz?Masumların kurbanı mı? Masumların şehidi mi? Suçsuzların avı mı? Hayır, buradaki tek masum o.

Bütün gece, bu olayın nasıl olduğunu bilmediğimizi, bu olayın olup olmadığından
bile haberimiz olmadığını anlayana dek yatağımda dönüp durdum.Bir trajedi yaşandığına inanmıştım.
Şimdi siz bundan şüphe duyuyorsunuz.Ama şüphelenmek yeterli olmasa bile bazı şeyler geç olmadan anlaşılabilir.Birbirinize söylemekten çekiniyorsunuz,ama buraya gelmeden evvel kaderinizin
yazıldığını biliyordunuz.Bundan sonra yazgınızın öne çıkmasına izin vermelisiniz.Hayatınızı ilgilendiren her şeyde tembel davranıyorsunuz.Planlarınız suya düştü, hayalleriniz anlamsızlaştı ve köreldi.Hiçbir zaman gelmeyecek olan mucizeyi bekliyorsunuz.Siz kurbanlar nasıl bir kader peşindesiniz?Dökülen sıvalardan, kiremitsiz çatılardan, çatlayan duvarlardan,
  dostumuz Futaki'nin durmadan söylediği ekşi bir hayat peşinde mi?
Zayıf ihtimaller, yitik düşler, belimizi büküp bizi uyuşuk bir hale sokmuyor mu?

Zalimce konuşuyorum ama biraz dürüst olalım.Çifliğin uğursuzlukla yönetildiğini hissettiyseniz niye bir şey yapmadınız?Elinizin altındaki bir kuşun çalılardaki iki kuştan kötü olduğunu düşündünüz.Ama bu korkakların işi, küçük düşürücü, anlamsız ve şakaya gelmeyen bir şey.Buna güçsüzlük denir, güçsüzlük günahtır.Buna zayıflık denir, zayıflık günahtır.Buna korkaklık denir, korkaklık günahtır.Aklınızdan çıkarmayın...Bunlar sadece başkalarına karşı işlediğimiz günahlar değil, kendimize karşı işlediğimiz günahlar.Evet, bu bile çok önemli.Evet, düşünüyordum da buradaki günahların hepsi kendimize karşı işlenmiş.Ama biliyorsunuz dostlarım...Geçmişe dönüp sizi sandalyelerin, masaların üstünde, yarı baygın, tükenmiş, salyalarınızı saçar vaziyette bulduğumda ki bunu asla unutamam, kalbim sıkıştı ama sizi yargılayamam. 
Horlamalarınız, inlemeleriniz arasından cevap vermem gereken, 
yardım isteyen ağlayışlarınızı duydum.

Hepimiz birbirimizi iyi tanırız.Yıllardır gözümü açık tuttum.Saklanmaya çalışılan hile ve aldatmacalara karşı dikkatli oldum ama hiçbir şey değişmedi.Sefalet hep sefalet olarak kaldı.Fazladan iki kaşık yemek, sadece ağzımızdaki havayı kirletir.

Ama bu olaylar için hiçbir şey yapmadığımı farkettim.Kesin bir çözüme ihtiyacımız var.Bu fırsattan istifade birkaç insanı toplayıp yaşamınızı garantiye alacak ve malları elinden alınmış 
bu küçük grubu tekrar bir araya getirmek için
örnek olacak bir çiflik kurmaya karar verdim.Kimsenin güçsüz olmadığı, herkesin barış ve güven içerisinde yaşayacağı bir ada tasarlıyorum.Bu yüzden Almas'taki arazimi terkettim.İnşaat iyi bir durumda, sözleşmede ufak bir pürüz var.Tek sorun şu ki, parayı saklamaya çalışmanın yararı yok. Para olmadan bu hayal biter.Başkentin üretime ihtiyacı var ama bu biraz karmaşık bir durum...Detaylara girmenin anlamı yok.Ama sizin de anlayacağınız üzere bu toplantının koşulları, bu işe katılacağınız konusunda beni biraz şüpheci yaptı.Sıkı çalışma ve bin bir zorlukla kazandığınız üç kuruş parayı bu işe koyacağınız konusunda.Bunu düşünün.Hemen karar vermeyin.Ama kader bundan böyle beraber yaşayacağımıza karar verirse.bedelin ödenmiş olduğunu unutmayın.Yıldızımızı parlatmak için ölmek zorunda kalan çocuğu unutmayın.

Kim bilir dostlarım, belki de hayat bize karşı çok sert.

İrimias


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder