6 Aralık 2013 Cuma

tahta at, soren kierkegaard, meseller


İçsel acı çekme, dışarıdakiler tarafından yanlış anlaşılmasını nasıl deneyimler?

Eski zamanlarda, bir ordu çok zalimce bir cezayı, bir tahta atı sürmek olarak uyguladı.Talihsiz adam, çok keskin bir sırtı olan tahta atın üzerine ağırlıklarla oturtuldu.Bu cezanın uygulamaya konulduğu bir keresinde, suçlu acıyla inlerken, surda yürüyen bir köylü geldi ve suçlunun cezasını çekmete olduğu tatbikat yapılan yere bakmak için durdu.Acı içinde kıvranan ve böylesi bir mankafanın görüntüsünden rahatsızolan talihsiz adam köylüye bağırdı: "Neye bakıyorsun sen öyle?" Ama köylü şöyle cevap verdi: "Eğer kimsenin sana bakmasına dayanamıyorsan, başka bir sokakta sürebilirsin atını." Tıpkı suçlunun atını sürmesi gibi, şimdiki yıl da benimle koşuyor.

Tahta At
Meseller
Soren Kierkegaard

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder